1 mart 2010 – “beklemek” diyorsun sevgilim, söyle nereye kadar?
3 mart 2010 – Çok narin oldum galiba bugünlerde… Rüzgar azıcık sert esse, azarlanmış çocuk gibi ağlıyor gözlerim…
4 mart 2010 – Ağlamaktan kızarmış gözlerle bakıyordu hayat bana…
4 mart 2010 – Küçükken bütün çocuk oyunlarına alındım ben 🙂 Elebaşıydım zaten… Yalnızlıklarım sonradan başlar… Büyüklerin beni oyunlarına almamasıyla…
5 mart 2010 – Kendimi görünmez gibi hissediyorum… Üstelik msnde görünmez olmak gibi değil, tercih dışı…
7 mart 2010 – Bekliyorum… Kim bilir belki de dönersin…Bir gün kapı çalar ve ben “Çırak siparişleri getirmiş olacak” diye açarım kapıyı. Açmamla seni görmem bir olur. Ağlarım… Ağlarsın… Beraber olmadığımız bütün anlara, bütün zamanlara ağlarız…Bekliyorum… Kim bilir belki de dönersin…Bir gün kardeşinin ziyaretine giderim ve kapıyı sen açarsın bana….”Seni bekliyordum” dersin. Gülerim… Gülersin… Beraber olacağımız bütün anlara, bütün zamanlara güleriz… Bekliyorum… Kim bilir belki de dönersin… Şimdilik hoşçakal ve unutma her şey şimdilik bu dünyada!
9 mart 2010 – Acaba kendimizi en çok savunduğumuz sırada mı alıyoruz en büyük yaralarımızı, en büyük budalalıklarımızı en akıllıca davrandığımızda mı yapıyoruz acaba, rahatı ve güvenceyi en çok istediğimizde mi kaybediyoruz en büyük mutluluklarımızı, en çok korktuğumuzda mı acaba korktuğumuz başımıza geliyor?.. Kendimizi bu kadar savunmasak, bu kadar akıllı olmasak, rahatın peşinde bu kadar koşmasak ve bu kadar çok korkmasak, yaralarımız, pişmalıklarımız ve acılarımız daha mı az olurdu acaba?
24 mart 2010 – Pet şişenin kapağını delip toz kalkmasın diye yerleri sulayan amcayı da gördüm ya… Anladım ki bahar gelmiş :)))))
24 mart 2010 – Tanrılar değil… Sen affet yeter…
24 mart 2010 – İsmim unutulsa dahi, unutmayacağım seni…
29 mart 2010 – Canımı acıtmak hoşuna mı gidiyor bilmiyorum ey hayat… Ama bil ki yaşadım bugüne kadar seninle.. Yine yaşayacağım…
http://twitter.com/hayalperestimm
Yorum Yok